İslam Hukukunda herhangi bir Müslüman erkekle evlenen bir kadın, mehir ismi ile belirlenen bir maddi var- lığa hak kazanır…
Toprak-ev-para-altın-tapu gibi ekonomik değer arz eden menkul veya gayrı menkuller nakit değere çevrimi mümkün olan mahsul-canlı mallar. Ayrıca bir gayrimen- kulün kira geliri de mehir kapsamı içindedir.
Nikâh öncesi ve sonrası, mehir belirlensin veya be- lirlenmesin, erkek tarafı mehirsiz nikâh şartı koşsun veya koşmasın, evlilikle birlikte mehir kadının hakkı olur.
Mehir ilahi bir Hak’tır. Bu nedenle mehir başlangıç- ta iptal edilemez. Ancak evlilik süresi içinde bayan; eşine olan merhametinden dolayı bu ilahi Hak olan ekonomik değerden vazgeçerek, eşine hakkını bağışlayabilir.
Mehir, başlangıçta şart, yaşam içinde bağışlanabile- cek bir hak’tır.
Mehir, ehl-i kitab’tan biri ile yapılan evlilikte bile, erkekten talep edilir. Mehir tespit edilmemişse, emsal mehre, kadın hak kazanmış olur.
Erkek vefat etse bile, mirasçılarından bu hak tahsil edilir.
Mehrin tesbiti için belirlenmiş bir ekonomik değer yoktur. Az bir değerde bile taraflar anlaşırsa, mehir tespit edilmiş olur. Mehrin en alt sınırı olarak 10 dirhem (328 gr.) gümüş zikredilebilir.
Üst sınır için herhangi bir sınırlama konulmamış ol- sa bile, İslam toplumunda erkekler için mehir bir yük ve ekonomik çöküntü olmaması için en fazla 400 dirhem gümüş olarak tavsiye edilmiş ve uygulanmıştır.
Uluslararası günümüz para birimleri ile mehir tespi- ti yapmak gerekirse, asgari 500 dolar ile 50 bin dolar ara- sı mehir antlaşması yapılabilir…
Osmanlı devletinde, 1874 tarihli kararname ile mehrin en üst sınırı, evlenecek tarafın ekonomik ve sos- yal durumlarına göre 100—500—1000 akçe olarak belir- lenmiştir. Belirlenen mehir’in dışında ağır hediyeler ya- saklanmıştır…
1855 yılında Bursa için belirlenen mehir, sosyal ko- numa göre, 1000—2500—4000 kuruştan fazla olmaması beyan edilmiştir…
Mehir talak yetkisini istismar eden kocaya karşı bir nikah sigortasıdır. Bazı İslam devletlerinde, yüksek meblağda mehir belirlenmesi ile keyfi talak uygulaması- nın önü tıkanmıştır..
Her ne kadar günümüzde sembolik değerlerle hatır- lanan bu uygulama, İslam hukukunu uygulayan sistem- lerde, başlı başına bir kurumsal yapıdır…
Osmanlı devletinde mehir bedeli, başlangıçta alınıp alınmadığı konusunda şer’iyye mahkemesinin tutanakları ile sabitlenir ve kayıtlara geçirilir, boşanma durumunda, mehir tespiti , ödenip ödenmediği, tutanaklardaki kayıtla- ra göre belirlenip karar verilirdi….
Nikâh öncesi mehir müzakeresi yapılıp, bu konu da tarafların antlaşmaya varması sünnettir.
Herhangi bir unutkanlık veya düğün telaşı ile mehir antlaşması yapılmamışsa evlilikle beraber bayan, gele- neklere uyan emsal bir mehre hak kazanır.
Evlilik öncesi tespit edilen mehir başlık parası de- ğildir. Tespit edilen ekonomik değer, bizatihi bayanın şahsi mülküdür. Mehir, evlilik nedeniyle bayanın mağdur olmaması, istikbalini temin, nikâhın öneminin belirlen- mesi gibi ulvi gayeler içerir.
Nikâh, ulvi bir gaye ile gerçekleştirildiği için, nika- hın şanına yakışır bir mehir tespit edilir. Mehrin küçüm- senmemesi ve bedelinin basit olmaması gerekir.
Her konuda olduğu gibi mehir tespitinde ölçü kaçı- rılmamalı, aşırılığa gidilmemelidir.
Kıymetsiz bir değerin mehir olarak tespiti, nasıl ki kadınının şeref ve onurunu zedelerse, çok yüksek bir meblağda, erkeği ekonomik olarak çökertebilecek bir ra- kamın istenmesi de uygun olmaz.
İki tarafın sosyal konumuna yaraşır. Aşırıya kaçıl- mamış bir mehir tesbiti adalet gereğidir.
Mehir belirtildiği gibi kadının, yaşam sigortasıdır. Evlilik başlangıcında ciddi geçimsizlik baş gösterdiğinde, erkek, basitçe boşanalım veya boş ol, diyememesi için mehir bir engeldir. Başlangıçta ödenmeyen mehir, eğer boşanma meydana gelecekse mutlak tahsil edilir.
Bu nedenle taraflar, bir evcilik veya evlilik oyunu içinde olmadıklarını, her iki tarafın bir izzet ve şerefi ol- duğunu, kurulan bir yuvanın basit nedenlerle yıkılamaya- cağını, bunun bir ekonomik bedeli olduğunu veya olaca- ğını, bilerek evlenecekleri için Mehir önemsenmiş ve ka- yıt altına alınmıştır.
Kayıt altına alınmış, yazılı antlaşma imzalanmış ve- ya senet alınmış bir mehir antlaşması, bir kadının gelece- ğini garanti altına alınması demektir.
Boşanma esnasında, İslam hukukuna bağlı mahke- me mehri, bayan adına tahsil etmek yetkisine sahiptir.