Mehmet Hüsrevoglu:   "İSLAM'DA EVLILIK VE BOŞANMA" Kitabı Sayfa İçeriği

Mehmet Hüsrevoglu

Bu Sayfayı Paylaş; Bu sayfa 1105 Kez görüntülendi.

MUHALAA

Eşler arasında bulunan nikâh bağının, karşılıklı ant- laşma neticesi iptal edilmesine, tarafların serbest kalma- sına muhalaa denir.

Taraflar arasında uyuşmazlık-karşılıklı görüş ayrı- lıkları-evlilik ahenginin oluşmaması gibi nedenlerle bir bedel karşılığı veya tamamen karşılıksız nikah bağının ip- tal edilmesi imkanıdır.

Örneğin bir erkek bu tür antlaşmazlıklar nedeniyle nikah bağını, bayanın mehrini almaması ile iptal edilebi- lir.

Bir bedel karşılığı olan nikah iptalinin şartı icab ve kabul dür. Kabul bulunmadıkça ayrılık gerçekleşmez. Ancak karşılıklı nikahtan vazgeçme olayında bir bedel yoksa kabul şartı aranmaz.

Bu tür ayrılıklar da ana sebep belirtildiği gibi taraf- ların uyumsuzluğu olabilir.

Erkeğin geçimsiz bir yapıda olması, eşine eziyet etmesi, eşini küçümsemesi ayrılık nedenidir.

Bayanın geçimsiz olması; kocasına isyan ve muha- lefet etmesi, onu küçük görmesi aynı şekilde antlaşmalı olarak nikâhın iptali için zaruri sebeplerdendir.

Eşler arasında ayrılık ve nifak tohumları belirmeye başlayıp, güzel geçim artık mümkün olmayacak dereceye gelinince erkek; Talak veya Muhalaa yöntemlerinden bi- rini  kullanması gerekmektedir.

Ayrılık konusunda şiddetli geçimsizlik veya ciddi nifak gibi nedenler aranmadan, bir doku uyuşmazlığı mevcutsa, taraflar evlilik müessesesinin devamından yana değilse, karşılıklı konuşarak ve anlaşarak erkek nikah ak- dini muhalaa yöntemi ile bitirebilir.

Bir muhalaa yönteminin geçerli olması için öncelik- le sahih bir nikâh bağı şarttır. Ayrıca tarafların akıl ehli- yeti yerinde ve temyiz sahibi olabilecek yaşa ulaşmış ol- ması da gereklidir.

Küçük yaşta evlenen tarafların velileri muhalaa da bulunamaz.

Antlaşmalı ayrılık vukuunda taraflar ödenecek be- delin ciddiyetini ve mahiyetini bilecek konumda olmalı- dırlar.

Erkek, muhalaa teklifinde bulunarak eşine, seninle ayrılmak istiyorum diye resmi bir teklifte bulunsa, eşinin kabul veya ret cevabından önce bu tekliften vazgeçemez. Bayan teklifi kabul etmezse antlaşmalı ayrılık gerçekleş- mez.

Kadın bu konuda düşünmek için süre isteyebilir. Ayrılık teklifini birkaç gün hatta daha fazla detaylı olarak inceleyip cevap verebilir.

Bir bedel karşılığı antlaşmalı ayrılıklarda bedelin cinsi, mehir’le aynıdır. Altın-para-emlak-canlı hayvan- arazi ve benzeri, bozulmayan değeri anında düşmeyen ekonomik değeri olan mamuller, ayrılıkta tazminat olarak karşı tarafa teklif edilebilir. Ayrılık bedelinde vade geçer- lidir.

Kadın nikah başlangıcında aldığı mehrini iade et- meyebilir. Düğün masraflarını isteyebilir. Tam tersi iki taraf birbirinden hiçbir şey istemeden ayrılık gerçekleşti- rebilir. Bu ayrıntılar tarafların rızası ile meydana çıkar.

Muhalaa ile oluşan ayrılıklarda, taraflar nikâha ait bir biri üzerindeki tüm hakları temizlemiş olur. Kadın bu antlaşmalı ayrılıktan sonra nafaka isteyemez. Erkek ise verilen takı çeyiz ve mehir bedelini geri alamaz. Aynı zamanda tarafların dava hakkı da kalmamış olur.

 

Tarafların çocuğu varsa, antlaşma neticesi kadın ço- cuklarını isteyebilir. Çocuklarına belli bir yaşa kadar baba tarafından nafaka tespiti yapılır.

Ancak kadın evlenecekse çocuklar babaya aittir. Özelikle erkek çocuk baba terbiyesi ile büyümek zorun- dadır. Anne, çocukları büyütme konusunda yükümlü de- ğildir. Çocukların tüm sorumluluğu babaya aittir.

Talak ile muhalaa arasındaki fark antlaşmadır.

Talak, antlaşma olmaksızın erkeğin eşini boşaması nedeniyle olay mahkemeye intikal edecek ve mehir bede- li, nafaka tesbiti çocukların geleceği gibi konularda ha- kimin vereceği karar beklenecektir.

Muhalaa, taraflar arası antlaşma olduğu için ayrılık kolaylaşacaktır.

Talak ve muhalaa ile ilgili vekâlet geçerlidir. Vekil- lik, azledilene kadar sürebilir.

Eşler arasında boşanma işleminin gerçekleşmesi Ta- lak’la neticeleneceği için Talak’ın sabit olması ikrar ve delil iledir.

Bir kadın mahkemeye yanlış beyanda bulunarak, “Kocam bana talak’ımı verdi bizi ayırın” dese, Erkek bu konuda hayır ben talakta bulunmadım diye beyanda bu- lunsa, boşanma gerçekleşmez.

Cinsel birleşme olmadan oluşan ayrılıklarda belirle- nen mehrin yarısı erkek tarafından bayana ödenir.

Taraflar artık karı-koca olmuş ve cinsel birleşme gerçekleştikten sonra meydana gelen geçimsizlikte erkek, eşini boşamış olsa, eşinin tüm masrafları iddet müddeti bitene kadar erkeğe aittir.