Ulu Mevlâna (Sultan’ül Ulema Muhammed Bahaeddin) buyurmuştur ki; “Kur’an-ı Kerim’i baştan sona inceleyip ta- radım. Her ayetin, her kıssanın manası ve özeti olarak şu- nu buldum: “Ey kulum! Benden başkasından ilgi ve alakanı kes! Başkasından bulacağın ve elde edeceğin her şeyi (halka minnet etmeksizin benden) bulursun… Ancak ben- den bulacağın ve elde edeceğin şeyleri hiç kimseden bu- lamaz ve elde edemezsin..”
Namaz kılmak Allah ile buluşmaktır… Zekât vermek, oruç tutmak Allah işle buluşmaktır. Allah ile buluşup ko- nuşmanın lezzeti ve muhabbeti her şeyden üstündür.
Namazda Tahiyyat’a oturulduğunda,
“Sonsuz hayat, ebedî mülk ve saltanat ancak Allah’a mahsustur. O’na hamd-ü sena ediniz. Beş vakit namaz yalnızca Allah için kılınır… Allah’tan başka ibadete layık kimse yoktur, birlik ancak onun sıfatıdır, diyoruz ve ey Peygamber! Salât ve selam sana olsun, çünkü sen ümme- tine öğüt verip doğru yolu gösterdin. Allah’ın rahmet ve merhameti, hoşnutluğu ve bereketi senin ve ehli beytin üzerine olsun! Dünya ve ahrette selamet kalmak yani Al- lah’ın bağışlaması kıyamete kadar bize ve bizden önce ge- lip geçen peygamberlerin üzerine olsun. “ deriz, sonra sa- ğa sola selam verirken;
Ey mü’min kardeşlerim! Sizler benim kötü davranışla- rımdan, emniyettesiniz, benden sizlere hiçbir zarar gelmez diyerek namaz tamamlanır. (Buharî K. Ezan, 148-150)