Mehmet Hüsrevoglu:   "İSLAM'DA EVLILIK VE BOŞANMA" Kitabı Sayfa İçeriği

Mehmet Hüsrevoglu

Bu Sayfayı Paylaş; Bu sayfa 607 Kez görüntülendi.

SÜTKARDEŞLER ARASINDAKİ EVLİLİK YASAĞININ HİKMETİ NEDİR?

Bilindiği gibi insanoğlu, tüm yaratılmışların içinde en şerefli olanıdır. (Eşref-i mahlûkat). Bu nedenle insan şahsiyeti çok büyük bir değere sahiptir. İnsan sütü de bu değerler arasındadır.

İslam Hukukunda sütkardeşliği meselesine büyük değer verilmiş, sütkardeşliği ile bireyler arasında, birinci dereceden bir bağ tesis edilmiştir.

Bir çocuğu doğuran anne, nasıl müşfik bir eda ile çocuğun tüm bakımlarını üşenmeden yerine getiriyorsa, sütannede aynı duyarlılıkla anne vekili olarak çocuğa özen göstererek büyümesine yardımcı olmaktadır.

Bu nedenle aralarında parça-bütün ilişkisi doğmuş olmaktadır…

Modern çağda moda haline gelen mama ile büyüyen nesil belki, doğal sütle beslenme alışkanlığı kazana- bilir…

Çocuk sahibi nitelikli bayanların, verimli, çocuğunu düşünmeden, rahat çalışacağı bir ortam düşünüldüğünde, doğumdan belli bir yaş aralığına kadar, profesyonel sütannelik kurumu ihdas edilebilir…

Bakıcı çocuğu ile sütkardeşliği ilişkisi her dö- nemde  geçerliliğini koruyacaktır.

Ucuz iş gücü, muhtemelen çocuğun sütanne vasıta- sı ile doğal beslenme yöntemini güncelleştirecektir…

Bu nedenle günümüzde mevcut olmayan sütannelik kurumu geçmişte olduğu gibi gelecekte de bir sektör ha- line gelebilir.

Sütkardeşlerin evlenemeyeceği, Kur’an ve sünnetle sabittir. Bu nedenle tüm müçtehitler haramlık konusunda ittifak etmişlerdir.

 

1)      SIHRİYYET:

Evlilik sonrası oluşan akrabalığa sıhriyet denir. Ak- rabalık nedeni ile birbirleri ile evlenmeleri ebediyen ya- sak olan bireyler dört kısımdır.

  1. Üvey anne; Üvey babaanne, anneanne… Ebedi haramdır.
  2. Gelinler; Evlat ve torunların eşleri, boşanmış veya dul kalmış olsalar dahi ebedi haramdır.
  3. Kayınvalide; Eşler boşanmış olsa bile, eşler ara- sında cinsel birleşme olsun veya olmasın tarafların kayınvalide kayınpederleri ebedi haramdır.
  4. Üvey kızlar; Yeni eşinin yanında getirdiği kızları, torunları ile nikâh haramdır. Bu kızların kendisi ile oturup oturmaması fark etmez.

Ancak henüz baş başa kalmadan, birbirlerine dokunmadan vefat eden veya boşanan bayanla, sıhriyet oluşmadığı için bayanın çocukları ile haramlık söz konusu olmaz.

Nikâh sonrası üvey kızı ile herhangi bir zaman dilimi içinde erkeğin, şehvetle dokunması, öpmesi veya bu konuda ileri gitmesi, kendi eşi ile olan nikâhın feshi’ne sebeptir. Hâkim eşleri birbirinden ayırır.

Aralarında sıhriyet oluşan şahısların birbirlerine haram olması, Kur’an-sünnet ve icma ile sabittir. Bu konu- daki şer’i hikmet şöyle sıralanabilir.

  1. Evladın ana babasına karşı, son derece hürmetkâr olması farzdır. Üvey anne-kayınvalide, ana baba ile eş değerde olduğu için herhangi bir şahıs, eşinden boşandık- tan sonra, yıllar geçse bile, öz veya üvey kayınvalidesi ile asla evlenemez.
  1. Kızının vefatı veya boşanması neticesi bir kayın- valide nasıl eski damadı ile evlenebilir? Bu tür ters ilişkilere giren Mel’undur.
  2. Nikâhtan sonra oluşan akrabalık bağı ile bazı şahısların birbirlerine ebedi haram olması nimettir.

Akrabalık ilişkilerinde yakınlık ve samimiyet evli- lik müessesesini güçlendirecek ve taraflar birbirlerine alıcı gözle değil, kardeşlik ilişkisi ve hukuku içinde bakacaktır…